Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Federasyon görüşmeleri bitmiştir. Bunu ister kabul edersiniz ister etmezsiniz; Kıbrıs Türk kesimindeki kardeşlerimizin de böyle düşündüğünü biliyoruz” diye bir açıklama yaparak her zamanki müdahaleci ve Kıbrıslı Türk halkının iradesini yok sayan tavrını tekrarlamıştır.
Kıbrıslı Türk halkının çıkarı da iradesi de federal çözümden yanadır. Emekçi kitlelerin iradesine dayalı bir federasyon için mücadele eden Kıbrıslı Türk halkı, geleceğine sahip çıkabilmesinin, tüm Kıbrıs’ın geleceğine sahip çıkmakla mümkün olduğunu bunun da Kıbrıs halklarının paylaşacağı birleşik, bağımsız, halkları kardeş bir ortak federal devletle olacağının farkındadır.
Erdoğan’ın Kıbrıslı Türk halkının kendi kaderini tayin hakkı ile iradesini yok saymaya yönelik bu sözleri karşısında diyeceğimiz şudur ki Tayyip Erdoğan bizim adımıza karar verecek merci değildir. Mevcut durumda Türkiye Cumhuriyeti devletinin başında olması bu bakımdan hiçbir şey değiştirmez. Tıpkı geçmişte Kenan Evren’den, Alparslan Türkeş’e kadar her tür faşist ve zorbanın gelip geçtiği gibi, Tayyip Erdoğan da gidecektir. Kendisinin gidişi zaten Türkiye’de halkların, emekçilerin, öğrencilerin, kadınların yükselen mücadelesi ile her geçen gün yaklaşmaktadır.
Partimiz Bağımsızlık Yolu, Tayyip Erdoğan tarih olduğunda geriye kalanın; halkların kardeşliği, emeğin kurtuluşu ve barış olması için yürüttüğü örgütlü mücadeleye devam edecektir. Kendi cümleleri ile cevap verecek olursak; Biz barış istiyoruz. Tayyip Erdoğan bunu ister kabul eder ister kabul etmez. Kıbrıslı Türk halkının da böyle düşündüğünü biliyoruz ve halkımızın bu istencinin süratle hayat bulması için çalışıyoruz.
Bağımısızlık Yolu (a)
Mustafa Keleşzade
Basın Yayın Sekreteri