Bilindiği gibi Meclis’in 22 Ocak 2024 tarihli oturumunda, kktc ile Türkiye Cumhuriyeti arasında “Geçitkale Havaalanı’nın Tahsisi ve Kullanım Hakkının Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı’na Verilmesine İlişkin Protokol Yasa Tasarısı” görüşüldü. Söz konusu protokolün, hükümet ve muhalefetin oy birliği onaylandığını öğrenmiş bulunmaktayız.
Uzun bir süreden beri Geçitkale Havaalanı’nın Türkiye SİHA ve İHA’larının sürekli konuşlanacağı ve daimi hava üssü olarak kullanılacağına ilişkin haberler yapılıyordu. Türkiye’nin Doğu Akdeniz’e hakim konumdaki adamıza İHA ve SİHA üssü kurma kararı, Libya ile yapılan deniz yetki alanlarını belirleme anlaşmasından sonra alınmıştı. 2019 yılında Türkiye ve Libya arasında imzalanan deniz yetki alanlarını belirleme anlaşmasının ardından, Kıbrıs Cumhuriyeti ve İsrail arasında İHA’lar konusunda sağlanan anlaşma üzerine, Türkiye tarafından, kktc hükümetine ‘acil’ koduyla talepte bulunmuştu.
Bu son olaylardan da görülebileceği gibi Kıbrıs Cumhuriyeti ve TC-kktc hükümetlerinin almış olduğu kararlar her geçen gün ülkemizi bölgesel bir savaşta hedef haline getiriyor. Zaten geçtiğimiz günlerde, Kıbrıs’ın güneyinde bulunan İngiliz üslerinden kalkan savaş uçakları ile Yemen Husi güçlerine yönelik saldırılarda, adamız bölgesel çatışmalara dahil edilmişti.
UBP-DP-YDP hükümeti tarafından hiçbir açıklama yapılmadan Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı’nın kullanımına tahsis edilen Geçitkale Havaalanı’nın, ne amaçla kullanılacağına ilişkin neden bir şeffaflık yok? Halkımızın hizmetinde olması gereken bir havaalanı, neden başka bir ülkenin ordusuna tahsis ediliyor?
Hükümet tarafından Meclis’e yeterli bilgilendirmelerin yapılmadığını belirten CTP Genel Başkanı Tufan Erhurman, kendilerinin yaptığı girişimler sonucunda, Geçitkale Havaalanı’nın üs olarak kullanılmayacağını ve savaş uçaklarının konumlanmayacağını iddia etti. Bu nedenle de Protokol’e olumlu oy verdiklerini söyledi. Geçitkale Havaalanı’nın ileride İHA ve SİHA’lar için üs olarak kullanılmayacağının garantisini Tufan Bey’e kim verdi? Bu garanti sözlü mü yoksa yazılı bir metinle mi verildi? Tufan Bey bir hukukçu olarak, yazılı metinlerle bağlayıcılığı güvence altına alınmamış garantilerin hayata geçmeyeceğini bilmekte midir?
TC hükümet yetkilileri konu gündeme geldikçe, üs olarak kullanılacağını çekinmeden söylerken, Geçitkale Havaalanı’nın olduğu gibi kalacağı söylemlerinin dayanağı nedir?
Emekçinin partisi Bağımsızlık Yolu olarak, adamızın ne Kıbrıs Cumhuriyeti, ne Türkiye ne de İngiltere tarafından batmayan bir uçak gemisi olarak kullanılmasını kabul etmiyor. Ülkemizden kalkan insanlı veya insansız savaş uçaklarının başka halkların tepesine ölüm yağdırmasını onaylamıyoruz. Halkımızı bölgesel bir savaşın ortasına çeken bu karara oy birliği ile imza atan hükümeti de rejim muhalefetini de kınıyoruz!
Bağımsız Kıbrıs, Bütün Halklar Kardeştir!
Bağımsızlık Yolu
Emekçinin Partisi