Bağımsızlık Yolu Lefkoşa Bölge Sorumlusu Cansu N. Nazlı, Mayıs TV’de Meltem Sakin’in sunduğu Mayıs Manşet programına katılarak gündemi değerlendirdi.
Müfsit Niyetli Yayınlar Maddesi Tamamen Kaldırılmalı
TDP Genel Başkanı Mine Atlı’nın Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın şikayeti üzerine polise çağırılıp ifadesinin alınması ve aleyhine ceza davası dosyalanması ile ilgili gelen soruya ilişkin Nazlı, bu tutumun kesinlikle yanlış olduğunu ve dayanışma belirttiklerini söyledi.
Kitap bulundurmak, Kürtçe müzik dinlemek, cumhurbaşkanına hakaret etmek tüm bunların Fasıl 154 Ceza Yasasında Müfsit Niyetli Yayınlar bölümündeki suçlar nedeniyle yargılandıklarını, bu madde ile açıkça fikir ve ifade özgürlüğünün ihlal edildiğini belirtti. Bu ceza yasasının defalarca kapsamlı şekilde tadil edilmesine rağmen bu maddeye dokunulmadığını anlatan Nazlı, dahası, Talat’ın Cumhurbaşkanı olduğu dönemde Cumhurbaşkanına hakaretin de bu bölümde suç kapsamına alındığını söyledi.
Nazlı, devamında yönetenlerin bilerek bu yasayı değiştirmediğini, muhalif insanları susturmak için bu maddeyi bir baskı aracı olarak kullandıklarını ifade etti. Müfsit Niyetli Yayınlar maddesinin tamamen kaldırılması gerektiğine inandıklarını açıklayan Nazlı, tek teselliminiz yargının ifade özgürlüğüne ve basın özgürlüğüne duyarlı olması dedi.
Halkın Gerçek Gündemi Olan Ekonomik Krizi Konuşmalıyız
Hükümetin kaosundan gerçekte konuşmamız gereken konuları konuşamıyoruz diyen Nazlı, halkın gündemi olan ay sonunu nasıl getireceğiz, elektrik faturalarını nasıl ödeyeceğiz kaygısını konuşmalıyız açıklamasında bulundu. Bağımsızlık Yolu olarak gerçek hedeflerinin halkın gündemini ön planda tutmak olduğunu belirtti.
Mevcut ekonomik krizden emekçi halkın nefes alabilmesi için Bağımsızlık Yolu olarak 3 temel önerilerinin olduğunu anlatan Nazlı, bunlardan biri asgari ücretin en düşük kamu maaşına eşitlenmesi, hayat pahalılığının da 2 ayda bir maaşlara yansıtılması olduğunu vurguladı. Ayrıca ultra zenginlerden 1 defaya mahsus alınacak servet vergisi ile sağlık, eğitim ve ulaşım alanlarına kaynak yaratılarak emekçi halkın giderlerini azaltabiliriz diyen Nazlı, sendikasız çalıştırılmanın da yasaklanması taleplerinin olduğunu söyledi.
KIB-TEK’e Değil AKSA’ya Yüklenmeliyiz
KIB-TEK’e bir kamu kurumu olduğundan dolayı kar ve zarar ettiği mantığıyla bakılmaması gerektiğini açıklayan Nazlı, zarar ediyor madem özelleştirelim diye bir şeyin söz konusu olmadığını anlattı. AKSA’yla yapılan sözleşmenin derhal feshedilmesi ve elektriğe her gelen zamda KIB-TEK’e değil AKSA’ya yüklenilmesi gerektiğini belirtti. Halkın ucuza elektrik ihtiyacının karşılanması değil de sürekli AKSA’nın kar etmesi düşünülüyor diyen Nazlı, AKSA’nın sözleşmesinin fes edilmesiyle beraber orta ve uzun vadede alternatif enerji kaynaklarına geçilmesi için adım atılmalı vurgusunu da yaptı.
Ana Muhalefet Partisi Sürekli UBP’yi Eleştirme Dışında Halkın Gerçek Gündemiyle İlgilenmiyor
Demokrasi ve seçim mekanizmalarına müdahalelerin gözle görülür bir şekilde arttığı bir süreçten geçiyoruz diyen Nazlı, bu sivil demokratik yaşamımıza bir müdahaledir ve kabul edilmezdir dedi. Biz Bağımsızlık Yolu olarak inanıyoruz ki egemenlerin irademizi gasp ettiği, sesimizi kısmaya çalıştığı bu dönemde biz de elimizdeki her araçla mücadeleyi yükselteceğiz diyen Nazlı, bu bağlamda sokağı boş bırakmamalıyız açıklamasında bulundu.
Burada en önemlisinin, egemenlerin gündemine kafa yormak yerine kendi gündemimizi ülke gündemi haline getirmektir şeklinde konuşan Nazlı, ana muhalefet partisinin sürekli UBP’yi eleştirme dışında halkın gerçek gündemiyle ilgilenmediğini belirtti.
Biz Rejime Muhalifiz
Meclis’te gerçek bir muhalefet izlenseydi, UBP bu kadar rahat kendi içinde kavga edemezdi diyen Nazlı, “o derece bir muhalefet boşluğu var ki hükümet eden partiler istediği gibi kendi aralarında kavga ediyorlar çünkü kendilerini koltuğundan edecek bir muhalefet yok, sadece basit bir söz atışmalarından ileri gitmeyen bir meclis muhalefeti var” dedi. Nazlı, burada bize düşen ise meclis dışında toplumsal muhalefeti yükseltmektir vurgusunda bulundu.
Muhalefet boşluğunun da ana sebebinin ise kimsenin muhalefet etmek istememesi, bunun yerine hükümet etmek istemesidir şeklinde konuşan Nazlı, biz hükümete de girsek muhalif olmaya devam edeceğiz iddiasındayız çünkü biz rejime muhalifiz dedi.
Anayasa Delik Deşik Durumdadır
CTP Belediye seçimleri ile ilgili anayasayı deldirmeyeceğiz gibi bir çıkışta bulunmuştu diyen Nazlı, ancak bunun da devamı gelmedi mahkemeye herhangi bir başvuru olmadı dedi. Erhürman’ın anayasa hassasiyetiyle YSK Başkanı Narin Şefikoğlu’na siz meclis kararını beklemeden seçim tarihini açıklayın diye bir telkinde bulunduğunu biliyoruz diyen Nazlı, “anayasa ilk kez mi deliniyor, anayasa delik deşik durumdadır” açıklamasında bulundu. Ücretsiz kamusal eğitim hakkı bugün kayıt parası, kırtasiye parası ve üniforma parası alınarak ihlal ediliyor diyen Nazlı, ücretsiz kamusal sağlık hakkı da benzer bir şekilde ihlal ediliyor ve bu örnekleri ulaşım, konut ve özel gereksinimli bireylerin hakları ile de çeşitlendirebiliriz dedi. Biz Bağımsızlık Yolu olarak bunun da ciddi bir sorun olduğunu, gündelik hayatımızı daha çok ilgilendiren ihlaller olduğunu düşünüyoruz ifadelerini kullandı.
Yeniden erken seçim söylentileri üzerine gelen soruya karşılık Nazlı, yeniden seçim olursa meclis içerisinde ciddi bir anlamda bir fark olacağına inanmadıklarını kutuplaşmayı ise tetikleyeceğini düşündüklerini belirtti. Nazlı, mevcut durumda CTP’nin ana muhalefet partisi olması ve mecliste kendisini sol olarak tanımlayan tek parti olmasına rağmen halk yararına gerekli muhalefeti gösteremediğini bu sebeple de meclis dışındaki sol muhalefetin olası bir seçimde etkin bir muhalefet göstermesi gerektiğini anlattı.
Sine-i millet konusuna da değinen Nazlı, biz Bağımsızlık Yolu olarak elimizde bulunan her araçla muhalefeti güçlendirmekten yanayız dedi. Bu yüzden neden biz elimizdeki aracı gönüllü olarak bırakalım diyen Nazlı, biz Bağımsızlık Yolu olarak Sine-i millet adı altında muhalefetin kazanılmış alanlarını terk etmesinin doğru bir strateji olduğuna inanmıyoruz açıklamasını yaptı. Bu tutumun halkın yararına bir tutum olduğunu düşünmüyoruz ifadelerini kullanan Nazlı bizim genel tavrımız kazanılan her alanda sonuna kadar mücadele etme olduğunu anlattı.