Bağımsızlık Yolu Lefkoşa Bölge Sorumlusu Cansu N. Nazlı, Özgür Gazete’nin manşetten verdiği “Ülkeyi cemaatlere teslim ettiler” haberini işaret ederek, sivil, demokratik ve laik toplumsal değerleri önemseyen ve bu memlekette yaşayan herkesin endişelenmesi ve hemen harekete geçmesi yönünde çağrıda bulundu.
Çocuklarımızı İhmal ve İstismardan Koruyacak Devlet Mekanizmaları Yok
Cansu N. Nazlı, etnik kökeni, cinsiyeti, yaşı ne olursa olsun tüm çocukların haklarıyla var olabilmesini savunan herkesi ilgilendiren bu olayda, on yıllardır ülkemize dayatılan sunni islamlaştırma politikalarının dozunun daha da arttığı koşullarda çocukları ihmal ve istismardan koruyacak devlet mekanizmalarının noksanlığı olduğunu ve bu ada yarısında çocukların kelle koltukta yaşamasına neden olduğunu söyledi. Nazlı, sosyal hizmetleri bilinçli olarak güçsüzleştirip bütçe ayırmayan ve halkın her geçen gün yoksullaşması karşısında alım gücünü korumak adına hiçbir ekonomik tedbir almayan işbirlikçi hükümetlerin, devlet bütçesinden Evkaf İdaresi ile Din İşleri Dairesi’ne milyonlar akıttığını belirtti.
Çocuklar, İhmal ve İstismara Açık Hale Getirildi
Gelmiş geçmiş hükümetlerin, gericilerin tarikatlar vasıtasıyla örgütlenmesine, camilerin içine çocuk parkı yapılmasına, soyut düşünme becerisi olmayan yaşta çocukların kuran kurslarına yollanmasına karşı hiçbir denetim yapmadıklarını vurgulayan Nazlı, çocuk izlem merkezleri kurmayarak, sosyal hizmetlere yeterli personel istihdam etmeyerek çocukların ihmal ve istismara açık hale getirildiğini ifade etti.
Regl olan kız çocuklarının İslama göre evlendirebileceğini savunan hocaların “Kıbrıs’ta toplumun ahlaki seviyesini artırmak için” Omorfo’da kamusal bir binada nutuk çektiğini söyleyen Nazlı, Eğitim Bakanlığı’nın ise regl ile ilgili hazırlanan bilimsel bir bilgilendirme kitapçığının cinsel içerikli olduğundan ‘ahlaka aykırı’ bulup dağıtılmasını onaylamadığını hatırlattı. Nazlı, yetişkinlerin bedeni üzerinde ahkam kesilmesinin yetmediğini ve sıranın çocuklara geldiğini ifade etti.
Çocuk İşçiliğini Yasalaştırmaya Cüret Edildi
Taşeronlar Birliği Başkanı’nın çalışma yaşının 12’ye çekilmesini savunarak çocuk işçiliğinin yasalaşması için açıkça talepte bulunma cüreti gösterdiğini belirten Nazlı, yetişkinlerin emeğinin sömürülmesinin yetmediğini ve sıranın yine çocuklara geldiğini söyledi.
Kamucu Politikaları Talep Eden Bir Muhalefet Örmekten Başka Şansımız Yok
Bu ülkede yaşayan tüm çocukların, neoliberal gerici politikaların tehdidi altında olduğuna dikkat çeken Nazlı, “Bu kesimlerin sunduğu imkanların karşısında yoksullukla mücadele eden, kaliteli sosyal hizmet veren, gericiliği net bir şekilde reddeden, devletin tüm dinlere eşit mesafede durmasını ve hiçbir dini kurum ya da faaliyeti finanse etmemesini savunan, kamusal sağlık ve eğitim hizmetini parasız, düzgün şekilde icra edecek kamucu politikaları talep eden bir muhalefet örmekten başka şansımız yoktur. Gerici kesimleri ve sermaye gruplarını karşısına almayanların bu koşullarda, bu ülkede çocuk haklarının tesisi için etkili bir mücadele örgütlemesi de mümkün değildir. Apolitik ve steril bir hak savunuculuğu da, ana muhalefetin gerici politikalar karşısındaki kulaklarımızı acıtan sessizliği de çocuk haklarının tesisi için yeterli değildir. Çocuk istismarı politiktir ve bir yandan yoksullaşma bir yandan gericileşme karşısında varlıkları ve hakları tehdit altında olan çocuklar için siyasi mücadeleyi bu talepler ve belki daha fazlası etrafında yükseltmeli ve safları sıklaştırmalıyız” diye konuştu.
Çocuklar İçin Geç Olmadan!
Nazlı, çocuklarımızın geleceği için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:
Çocuk İzlem Merkezleri derhal kurulmalı.
Zorunlu eğitim yaşındaki her çocuğun kamusal ve parasız, bilimsel eğitime ulaşması sağlanmalı, Eğitim Bakanlığı’nın bütçesi devlet okullarının altyapı ve personel eksikliğine harcanmalı.
Özel okul ve üniversitelere verilen tüm muafiyet, teşvik ve hibeler kaldırılmalı, devletin tüm bu kaynaklarla kamusal eğitim kurumlarının ihtiyaçları karşılanmalı.
Kamusal kreş ve çocukların okul sonrası bilimle, sanatla, sporla vakit geçirebilecekleri etüt merkezleri kurulmalı.
Soyut düşünme becerisi olmayan çocuklara dini eğitim veren kurumlar kapatılmalı ve ağır müeyyidelere tabi tutulmalı.
Sosyal Hizmetler’e daha fazla bütçe ayrılmalı ve personel istihdam edilmemeli.
Devletin dini kurumlara ayırdığı bütçeler kesilmeli.
Asgari ücret en düşük kamu maaşına eşitlenmeli.
Her bölgeye kadın sığınma evleri kurulmalı.
Servet vergisi yasalaşmalı ve bu talepler çerçevesinde kamucu politikaların icrası için finansman olarak kullanılmalı.