AKP iktidarı; Türkiye’deki halklara, ilericilere, demokratlara karşı takındığı baskıcı ve faşizan tavrı Kıbrıs’ın kuzeyine de taşımak istemektedir. Yaptığı iki yayından ötürü Afrika Gazetesi’ne Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca açılan dava, Türkiye’de ortadan kaldırılan düşünce ve basın özgürlüğünün ülkemizde de ortadan kaldırılmak istendiğinin ve faşist AKP iktidarının resmi ideolojiye aykırı düşünen, yazan kim varsa Türkiye’deki gibi burada da hapse tıkılması gerektiğini düşündüğünün açık bir göstergesidir.
kktc Başsavcılığı tarafından ‘Türkiye’yi küçük düşürmek’, ‘Türkiye’ye hareket etmek’, ‘fesat yayın yapmak’ suçlamaları nedeniyle ceza davası açılmışken yine aynı suçlamalarla Ankara’da Kıbrıslı Türk gazetecilere açılan dava, AKP iktidarının Kıbrıslı Türk halkının egemenliğine tecavüz ettiğini, buraya işgali altındaki bir toprak parçası olarak baktığını kanıtlar niteliktedir. Basın ve düşünce özgürlüğüne yönelen hem kktc’de hem de Türkiye’de açılan bu davalar kabul edilemezdir. Çünkü düşünce ve ifade özgürlüğü istendik olan söylenebildiğinde değil, hakim ideolojiye aykırı olan söylenebildiğinde vücut bulan bir olgudur.
kktc vatandaşlarına yabancı bir ülkede açılan bir davanın tebliği ve/veya ifade işlemi, iki ülke arasında imzalanmış bir adli yardımlaşma protokolü olsa dahi; yardım talebi ülkenin egemenlik, güvenlik, kamu düzeni veya diğer öz çıkarlarına halel getirecek nitelikte olması halinde reddedilebilirken bunu yapmamak, reddetmemek Kıbrıslı Türk halkının iradesine ve kurumlarına ihanet etmekten başka bir şey değildir. Bu bağlamda bu talebi geri çevirmeyip uygulamak isteyen ve Lefkoşa Adli Şube ekiplerine ifadelerin alınması emrini verenler önce açıklama yapmalı ve ardından derhal istifa etmelidirler.
TC elçisinin, bir vali edasıyla, gündeme getirdiği terör yasası ve polise telefon dinleme yetkisi veren yasal düzenlemelerin yapılması talebinin esas amacı Kıbrıslı Türk gazetecilere getirilen bu dava ile daha da netleşmiştir. Yapılmak istenen Türkiye coğrafyasındaki korku imparatorluğunun buraya taşınması, muhalif kim varsa terbiye edilmesi ve pasifize edilmesidir ki Kıbrıslı Türk halkının ilerici-devrimci-demokrat güçleri buna izin vermemek uğrunda mücadelelerini yükseltecektir.
Bağımsızlık Yolu(a)
Yusuf Özgü Sertel
Bağımsızlık Yolu Basın Yayın ve Propaganda Sekreteri