Geçtiğimiz hafta sonu Alayköy’de bir gece kulübünde çalışan kadının kulübe gelen müşteri tarafından darp edilmesi, gece kulüplerinde çalıştırılan kadınların can güvenliğinin dahi sağlanmadığını bir kez daha gözler önüne serdi. Gece kulübünde seks kölesi olarak çalıştırılan kadınların uğradığı şiddet olayları yalnızca basına yansıyanlarla sınırlı değildir. Seks kölesi kadınlar hemen her gün, bulundukları ortamda baskı, şiddet ve zorlamaya maruz kalmaktadır. Gece kulüplerinin şehir dışında konuşlandırılarak gözden uzak olması da, burada çalıştırılan kadınların yaşadıkları mağduriyetlerle ilgili kendilerine destek sağlanamayacak izole bir yaşama hapsedilmesine neden olmaktadır.
Ülkemizde gece kulüplerinde kadınlar borçlandırılarak, kilit altında tutulup seyahat özgürlüğünden yoksun bırakılarak ve polis tarafından pasaportlarına el konularak çalıştırılmaktadır. Tüm bu çalışma ve yaşam koşulları bize, ülkemizde seks işçiliği değil seks köleliği olduğunu göstermektedir.
Gece kulüplerinde yaşanan cinayet ve şiddet olayları buraların ne kadar mafyatik yerler olduğunu da göstermektedir. Bu sebeple yasal bir düzenleme yapılarak seks işçiliğinin tanımlanmasının bu gayriinsani durumu düzeltmek yerine sadece yasal bir çerçeve kazandıracağına ve bu soruna çözüm olamayacağına inanıyoruz. İşte bu yüzden Bağımsızlık Yolu olarak, gece kulüplerinde çalıştırılan kadınların bu gayriinsani durumunun sona ermesi ve özgürleşebilmeleri için Gece Kuluplerinin kapatılması gerektiğini savunuyoruz.
Bağımsızlık Yolu Lefkoşa Bölge Örgütü olarak, Lefkoşa Kaza Mahkemesinde devam eden darp davasının takipçisi olacağımızı ve gece kulüplerinde çalıştırılan kadınlar özgürleşinceye dek mücadele edeceğimizi kamuoyuna duyururuz.
Bağımsızlık Yolu Lefkoşa Bölge Örgütü (a)
Cansu N. Nazlı
Bağımsızlık Yolu Lefkoşa Bölgesi Örgütlenme Sorumlusu