“Kıbrıs, Kıbrıs Postası, Hakikat ve Star Kıbrıs aynı manşeti attı, aynı ön sayfa haberlerini kullandı, aynı sürmanşeti paylaştı…
Bunların sırası bile farklı değil. Sadece gazetelerin logoları farklı. Resmen üniforma giydirilmiş gazetelere ve esas duruşa geçmişler…
Belli ki AKP ya para ile yada zorla kontrol altına almış patronlarını…
Bu rezilliktir, iğrençtir, çok seslilik, çok renklilik, fikir-düşünce ve ifade özgürlüğüne saldırıdır…
Buraya kadar tamam…
Ancak şunu da akılda tutalım, bu utanç verici fiil; bu gazetelerde çalışan emekçilerin kabahati değildir.
Onların, bu rezilliği durdurmak gibi bir imkanları, seçenekleri yok. Ya boyun eğecekler, yada işsiz kalacaklar… her iki tutumu da alacak olanlar olacaktır…
Mesele şu ki, onları ve bu virüs yayıldıkça aynı dertten muzdarip olacak diğer basın emekçilerini bu iki felaket senaryosu ile baş başa bırakmamalıyız.
Gazeteleri boykot etmek bir çözüm değil. Çözüm, emekçiyi güçlendirmekten geçer…
Emekçinin “hayır” diyebilme iradesi örgütlü olmaktan gelir. Sendika basın özgürlüğünün, basın emekçisinin özgürlüğünün de teminatıdır.
Münür Rahvancıoğlu
Bağımsızlık Yolu Genel Sekreteri