Her geçen gün betonlaşmanın, nüfus artışının ve doğa talanının hızla devam ettiği Girne bölgesinde, alt yapının yetersiz kalışı bölge halkına yaşanmaz bir şehir sunmaktadır. Geçtiğimiz yıllarda da apaçık ortada olan, özellikle dere yataklarındaki betonlaşma ve bu yatakların denize bağlandığı yerlerin hotel ve kumarhaneler tarafından işgal edilmiş olması su baskınlarının en büyük nedenidir.
Dün Girne bölgesinde yağan mevsimin ilk yağmurunun ardından, sanki de bir dizinin ileriki bölümlerinde yaşanacaklara spoiler verircesine, tüm mevsim boyunca yaşanacak su baskınlarına örnekler vermiştir. Geçtiğimiz yıllardan ders çıkarmadığı açıkça ortada olan Girne Belediyesi’nin yağmur giderlerinde üstün körü temizlik yapılmasının dışında, bu kanallarda bir genişletme veya ek giderler yapılmadığı dün gerçekleşen kısa süreli yağmurun yaratmış olduğu olumsuzluklar ile gözler önüne serilmiştir.
Dün itibari ile yaşananlar gösteriyor ki normal şartlarda bereket sayılan yağmur, biz Girne bölge sakinleri için bu yıl da felaket olarak kalacak. Su baskınlarından dolayı maddi kayıpların veya en kötüsü yaşanabilecek can kayıplarının tek sorumlusu kış ayı gelene kadar ağustos böceği misali yan gelip yatan Girne Belediyesi olacaktır.
Bağımsızlık Yolu Girne Bölge örgütü olarak bir an önce yaşanabilecek olumsuzlukların önüne geçmek için, dere yataklarında hali hazırda devam eden inşaatların durdurulmasını, verilmiş olan inşaat izinlerinin iptal edilmesini, kumar ve hotel sermayesinin kıyı şeritlerimizdeki deniz ile buluşan dere yataklarındaki işgallerine son verilmesini talep ediyoruz.
Girnelilerin bu yaşananları hak etmediğini hatırlatır sermayenin daha fazla kar etmesi için maruz bırakıldığımız çarpık yapılaşma ve plansız şehirleşme karşısında mücadelemizi büyüteceğimizi vurgularız.
Bağımsızlık Yolu Girne Bölge Örgütü